Zlatibor Dağı, “Kral Çeşmesi” açıldığından bu yana 125 yılı aşkın bir süredir ziyaretçi çekiyor ve her yıl ziyarete gelen dağ tatili tutkunlarının sayısı artıyor.
Bu güzelliğe ayak basar basmaz geniş meraların, çayırların, iğne yapraklı ormanların, kıvrımlı akarsuların ve derelerin manzaralarıyla karşılaşacaksınız.
Zlatibor'un en çok takdir edilen doğal anıtları arasında Stopića Mağarası, Dobroselica Köyü’ndeki "Prerast" (doğal kemer) ve Katušnica Nehri’nin akıntısı yönünde küçük şelaleler ve basamaklarla devam edip 20 metrelik dikey bir düşüş yapan Gostilje Şelalesi yer almaktadır.
Dağın kuzeydoğu tarafındaki Stopića Mağarası yaklaşık 1,700 metre uzunluğundadır. Zlatibor Kasabası’na 20 kilometreden daha kısa mesafede yer alan bu mağara en çok (dalgalı taşların oluşturduğu içi su dolu taş havuzlar) tüf havuzları ile tanınır. Su daha sonra havuzdan havuza taşar ve "Yaşam Baharı" olarak bilinen muhteşem bir şelale oluşturur.
Zlatibor Dağı aynı zamanda eşsiz bir temiz ve berrak hava vahasıdır ve bu da ona temiz hava spası unvanını kazandırmıştır. Ayrıca, en çarpıcı olanı Murtenica Köyü’ndeki Hajdučka Çeşmesi ve Alin Potok Köyü’ndeki, suyu kristal gibi olan JovanovaVoda gibi soğuk su kaynaklarına sahiptir.
Bölgenin özel koşulları nedeniyle Zlatibor, eski zamanlardan beri yerel halk tarafından rağbet gören ve yaygın olarak kullanılan otlar için verimli bir zemindir. Zlatibor'da, çeşitli rahatsızlıklar için bitki çayları ve bitki karışımları satın alabilirsiniz. Tesisin kendisi yerel otlar hakkında her şeyi öğrenebileceğiniz bir botanik bahçesine sahiptir.
Kendinizi güzel çevreye bırakmak için bakımlı yürüyüş parkurlarından birinde yürüyüş yapabilirsiniz. Bazıları tüm ziyaretçiler için kolayca erişilebilirken bazıları bir hayli zorlayıcıdır ve bu parkurlarda yürümek için yüksek düzeyde fiziksel uygunluk ve gelişmiş beceriler gerektirir. Ayrıca Zlatibor'da ziyaretçilere hem dağın kendisini hem de yakındaki yerleri gezmenin daha verimli bir yolunu sunan birçok bisiklet yolu vardır. Mokra Gora, bu bölgenin gerçek bir mücevheri ve yerel tarihi keşfetmek için mükemmel bir başlangıç noktasıdır.
Görülmeye değer bir diğer yer, yerel bir müzede yaptığı dokumalarla ünlenen ve yetenekleriyle dünya çapında takdir edilen dokumacıların yaşadığı Sirogojno Köyü’dür. Sirogojno, 20. yüzyılın başında Zlatibor Dağı’nda yaşam tarzının bir kanıtı olan Açık Hava Müzesi olan Eski Köy’e de ev sahipliği yapmaktadır.