Sopotnica Nehri’ndeki şelalelere yaklaşırken, keşfedilecek doğal hazine hakkında kesinlikle en ufak bir ipucu bile yoktur. Sadece yürüyerek geçilebilen dar toprak yolda, Sopotnica Şelaleleri’nin tüm ihtişamıyla sunmaya istekli kudretli uğultusundan başka bir şey duyulmaz.
Güneybatı Sırbistan’daki Jadovnik Dağı’nın yamaçlarında yer alan Sopotnica Şelaleleri, Sopotnica Nehri’nin dikey akıntısından dolayı dağın tabanına adeta yarışarak inerler. Nehrin kendisi birkaç kalıcı ve aralıklı kaynaktan oluşur; tüm akıntıların aynı yatakta sıkışmasından sonra, dağın kenarlarından aşağı doğru yarışan ayrı su alanları oluşturarak tekrar dallanırlar ve her dal kendi şelalesini oluşturur.
Bir zamanlar tahıl öğütmek ve yüne eğirmek için kullanılan su değirmenleri ile dolu olan rota, bugün dinlenmek ve doğanın tadını çıkarmak için gelen ziyaretçilerle dolup taşar. Yapımında kullanılan taş ve ahşap malzemenin yanı sıra eski ocaklar, aletler ve değirmen taşları, sadece bir yüzyıl önce burada gelişen bir yaşam biçimine tanıklık etmektedir.
Sopotnica'nın suyu berrak, içilebilir ve aynı zamanda çok soğuktur. Eskiden suyun yatağından çıkan taşların yerel evlerin yapımında kullanıldığı anlatılır. 13. yüzyılda inşa edilen Mileševa Manastırı’nın yapımında da buradan çıkan taşlardan faydalanılmıştır.